Bir yoldaşından Onur Kara'ya 100. yıl mektubu

Ekim Devrimi'nin 58. yılı çocuğundan, 100. yılında Ekim Devrimi'ne....

  • Haber
  • |
  • Güncel
  • |
  • 12 Kasım 2017
  • 16:04

Sevgili yoldaş, insanlık tarihine mal olmuş bir devrimden söz ediyoruz. "Buz kırılmış yol açılmıştır" diyen Lenin önderliğinde gerçekleşen Bolşevik Devrim'den söz ediyoruz. İşçi sınıfının ilk kez iktidarı ele alışından söz ediyoruz. İnsanın insan tarafından sömürülmesine son veren sosyalist devrimden söz ediyoruz. Ve sosyalist inşa sürecinde ne gibi zorluklarla karşılaşıldığından söz ediyoruz. Kısacası halen de aşılamamış  bir devrimden söz ediyoruz.

Sene 1975, ortaokul arkadaşım "Haydi gel bugün Ekim Devriminin 58. yılı dolayısıyla Fuar Ekici Över'de etkinlik var birlikte gidelim" dedi.  Atladık otobüse soluğu Fuar'da aldık. Etkinlik başlamadan oturduk, yer kalmamıştı. Biletimizi alıp içeriye daldık. Gelen işçi ve emekçiler temiz ve tertipli kıyafetleri (kırmızı fularları) ilgi çekiyordu. Geceyi düzenleyen bileşenlerden GSB'nin (Genç Sosyalistler Birliği) standına yaklaştık. Sorumlu arkadaştan Ekim Devrimi'ni baş sayfadan büyük puntolarla veren Sosyalist Gençlik Dergisi'ni aldık. Arkadaşlarla ayaküstü sohbete daldık. Etkinlikten sonra GSB'ye üye olmamı tavsiye etti. Salon iyice dolmuştu  İğne atsan yere düşmez. 5 bini aşkın işçi, emekçi ve genç hep bir ağızdan "Selam olsun Sosyalist Ekim Devrim'ine" sloganını kitle halinde  atarken, sloganlar İzmir'in en ücra köşesine yankı ediyordu.

Etkinlik başlamadan önce hep bir ağızda Enternasyonal Marşı'nı okuduk. Dikkatimizi kürsünün üstündeki "Yaşasın Ekim Devrimi'nin 59. yılı" pankartı çekti. Konuşmacılar övgülerle devrimin aşamalarını en ince ayrıntılarına kadar içeren sunumlar yaptı. Sınırsız, sömürüsüz, savaşsız, barış içinde bir topluma (komünizme) geçişe ilişkin ön görülerde bulundular. Sloganlar, alkışlar ve ıslıklar hiç susmuyordu. Öyle ki, GSB'den genç  bir arkadaşın heyecanla “Yolumuz Ekim Devrimi'nin yoludur” sözleriyle başlayan konuşması salonda defalarca alkışlandı.

Konuşmaların ardından on dakika ara  verildi. Ortaokul arkadaşım beni GSB'li arkadaşlarla tanıştırdı. Onlar da beni derneğe davet ettiler. Etkinliğin ikinci bölümü başlayana kadar sohbet ettik. İkinci bölümde şarkılar, türküler söylendi, halay ekipleri hünerlerini sundular. Aslında beni büyüleyen  bizim yörenin halk oyunları oldu. Gözlerimin içi doldu, boşaldı. Yerimin burası olduğunu anlamıştım. Ertesi gün derneğe giderek üye oldum. 17 yaşımda ilk örgütlülüğüm başlamıştı. Sosyalist Ekim Devrimi'nin tarifsiz coşkusunu kalbimin sol köşesine kazımıştım. Dernek yıl sonunda İzmir Valiliği’nin “komünizm propaganda yaptığı” gerekçesiyle kapatıldıysa da, ilerleyen süreçte sol harekette yerimizi almıştık.

Yoldaş, bugünlerde Ekim Devrimi'nin 100. yılını kutluyoruz. Değişik toplantıların yansıra birebir sohbetler yapma fırsatlarım da oldu insanlarla. Yaygın afişleme ve bildiri dağıtımı gerçekleştirildi. Değişik vesilelerle çağrılar yapıldı. Diğer politik yapılarla birlikte yürüyelim denildi. Söz verip gelmeseler de, BDSP Karşıyaka'da bir açıklama yaptı. Yürüyüşe geçildiğinde polis barikatıyla karşı karşıya kaldık. Sloganlar, itişme kakışmadan sonra 20-30 dakika çatışma yaşandı. Yaralanan arkadaşlar oldu. Ben de bir yoldaşı gözaltına almaya çalışan polislere engel olmaya çalıştım. Beni almak istemediler. Ben de polise “beni de gözaltına alın” dedim. Kendimi polis otobüsünde, itiş kakışla ve biraz da gazın etkisiyle buldum. Hastaneye, güvenlik şubeye derken yaklaşık beş saat gözaltında kaldık.

***

Nasıl Bolşevikler 1848 ve 1871 devrimlerinden önemli dersler ve sonuçlar çıkartmışlarsa, bizler de Ekim Devrimi'nin 100. yılında önemli dersler ve sonuçlar çıkartabilmeliyiz. Bak onlarca yıl sonra burjuva devlet cephesinde değişen bir şey yok. Ekim Devrimi'nin 58. yılı etkinliğinden sonra ilk aşkım olan GSB'yi nasıl yasaklamışsa, 2017'de Ekim Devrimi’nin 100. yılında İzmir Valiliği meşru hakkımız olan yürüyüşümüze engel olmaya çalıştı. Fakat yasağa rağmen BDSP yürüyüş iradesi göstermiştir. Hiçbir şey yapmayan sol cenahın liberal kesimleri ise tarihin çöplüğünde kendilerine  yer bulabilir.

Aslında bizlerin cephesinde de değişen pek bir şey yok. Zira miladını çoktan doldurmuş emperyalist-kapitalist sistemle görülecek hesabımız var. Bunun için kendimizi devrimci çalkantılara hazırlıyor, Leninist parti pratiğini ustaca hayata geçirmek için adımlarımızı hızlandırıyoruz.

Ekim Devrimi 100. yılında yolumuzu aydınlatıyor.