17 Nisan’dan beri “Özgürlük ve Onur Grevi” şiarıyla İsrail hapishanelerinde baskıların son bulması için ve idari tutukluluk politikasına karşı açlık grevinde olan Filistinli tutsaklar ile dayanışma amacıyla Galatasaray Meydanı’nda eylem gerçekleştirildi. Eylemi Filistin İçin İsrail’e Boykot Girişimi (BDS Türkiye) ve Filistinli Tutsaklarla Dayanışma Ağı (Samidoun) düzenledi. Eyleme Filistinli ve Türkiyeliler katıldı.

İsrail’den tutsakları zorla besleme kararı

14.30’da başlayan eylemde konuşan Ayşe Düzkan, “Filistin’in 100 yıllık direniş ve devrim tarihini selamlıyoruz” diyerek, İsrail İçişleri Bakanlığı’nın bugün açlık grevindeki direnişçileri zorla besleme kararı aldığını aktardı. Düzkan, zorla besleme için, bilinmeyen bir ülkeden doktorlar getirildiğini de ekledi.

Düzkan’ın konuşmasının ardından basın açıklaması okundu. Hadarim, Gilboa ve Nafha başta olmak üzere İsrail hapishanelerindeki açlık grevinde 20. güne girildiği belirtilen açıklamada siyonist rejimin saldırılarına ilişkin şunlar söylendi: “Bazı esirlerin sağlık durumlarında ciddi bozulmalar meydana gelirken, işgal güçleri, açlık grevcilerin iradesini kırmak için, fiziksel saldırı dahil pek çok yola başvuruyor. Bazı esirlerin kişisel eşyalarına, kıyafetlerine el konulurken, bazı hapishanelerden, açlık grevini sürdürebilmenin temel bir ihtiyacı olan tuzun esirlere verilmediği bildiriliyor.”

“Hemen hemen tüm Filistinli siyasi gruplardan” bin 500 civarında Filistinli tutsağın açlık grevini sürdürdüğü belirtilen açıklamada, 30 yılı aşkın zamandır Fransa’da tutuklu bulunan ve serbest bırakılmasına ABD tarafından izin verilmeyen Lübnanlı-Filistinli devrimci Corc Abdallah’ın da 3 günlük destek açlık grevi yaptığı söylendi.

“İdari tutukluluk”: “Şüphe” üzerine ‘sonsuza kadar’ hapis

Açıklamanın devamında, tutsakların kaldırılmasını talep ettiği, İsrail’in idari tutukluluk politikasıyla ilgili şu bilgiler verildi: “İşgal güçleri, hiçbir somut suçlama olmadan, ‘şüpheli’ gördükleri bir Filistinliyi herhangi bir yargılama olmadan altı aylığına hapiste tutabilmekte, askeri merciler isterlerse bu uygulamayı 4 ay daha uzatabilmekte ve ‘şüpheli’ ya da ‘tehlikeli’ olduğu iddia edilen kişi, yargılanmaksızın, teknik olarak sonsuza kadar hapiste kalabilir hale gelmektedir.”

“Açlık grevi mücadelenin ön cephelerinden biri”

Açlık grevinin şiarının “Özgürlük ve Onur Grevi” olmasının tesadüf olmadığı belirtilen açıklamada, sürmekte olan açlık grevinin “işgale ve ulusal aşağılanmaya karşı mücadelenin ön cephelerinden” biri olduğu ifade edildi. Açıklamanın devamında Filistinli tutsakların yalnız olmadığı vurgulanarak dayanışmanın gerçek yolunun İsrail’e boykottan geçtiği belirtildi. İsrail hapishanelerine “hizmet” sunan G4S ve HP markalarının özel olarak boykot edilmesi gerektiği söylendi.

Eylemin devamında aynı açıklamanın Arapçası okundu. Devamında eyleme destek veren Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Tutsaklarla Dayanışma İnisiyatifi (TDİ) adına dayanışma konuşmaları yapıldı. Ardından, açlık grevindeki tutsakların tükettikleri tek madde olduğu için sembolik olarak tuzlu su içildi.

Eylem boyunca “Filistinli esirler yalnız değildir!”, “Siyonizm yenilecek direnen halklar kazanacak!”, “Yıkılsın siyonist İsrail devleti!”, “Filistin’e özgürlük İsrail’e boykot!” sloganları atıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul